BİRAZ İNCELİK

CENGİZ BAYSU 22/04/2024 - 09:17:18

Haber, Yorum ve görüşler
Yazılarımı bazen vapurda bazen evimde bazen de öğle arası istirahat saatinde ofiste hazırlıyorum. Bu zamanların içinde çeşitli durumlar ortaya çıkıyor, bana da konu oluşturuyor. Vapurdayım, elimdeki gazetede Suriye ve Irak’ta hatta Türkiye’de yapılan operasyonlarda DAEŞ’li, El Nusra’cı teröristlerin yakalandığı yazılı… Bir an düşündüm: Neden ABD’de hiç ele geçmez bu teröristler?
Belçika göçmenler için karar almış Kapalı merkezler yaptırıyormuş. Bence bu toplu hapis kararı anlamına gelir. İtalya İçişleri Bakanı, göçmenlerin İtalya’ya girmelerine karşılık “yeni kölelere ihtiyacımız yok” demişti.
 
Telefon konuşması
Yüksek sesle telefon konuşması yapan bir kendini bilmezle bir hanımefendi tartışmaya başladı.
 
    ---Beyefendi biraz yavaş konuşamaz mısınız?
    ---Ne o, rahatsız mı oldun?
    ---Evet, rahatsızlık veriyorsunuz. Sizin abuk sabuk konuşmalarınızı dinlemek zorunda mıyız?
    ---Rahatsız oluyorsan git öbür tarafta otur!
    ---Baş üstüne!
 
Hanımefendi ayağa kalktı, kendini bilmezin üzerine yürüdü. Adam da telefon konuşmasını keserek ayağa kalktı ve ileri geri konuşmaya başladı. Diğer yolcular tarafları yatıştırdılar. Bu olaya müdahale etmeliydim. Çay ocağından iki çay aldım ve adamın yanına giderek “Sizi biraz teskin edeyim” dedim. Hâlâ siniri tepesindeydi. Sakin olmasını söyleyerek haklılığını da vurgulayarak söze girdim ve gülücüklerle hitap etmeye başladım.
 
Belki pek rahatsız edici değildi; ama bazı insanların hastası olabilir, hastalığı olabilir. Bazıları hastaneden çıkmış, yakınını kaybetmiş olabilir. Kişiye kötü bir hastalığın teşhisi konulmuş veya hastalığının kötü seyir izlediği kendisine bildirilmiş olabilir. 
Ya da şöyle düşünelim: Oğlu askerdedir, çocukları sınava girmiş geçerli bir puan tutturamamıştır. Bu durumlar bazı insanlarda hassasiyet yaratabilir. Onları anlayışla karşılamak gerekmez mi? 
Aslında siz normal sesle konuşsanız telefonun öbür ucundaki sizi duyacaktır. Vapurdaki konuşmalar nedeniyle sesinizin gitmediğini zannederek farkında olmadan yüksek sesle konuşuyorsunuz…
 
Adamcağız bana hak verdi. İnişte de hanımefendiden özür dilemesinin kendisini yücelteceğini söyledim. Bunu da uyguladı.
 
Biraz incelebilir miyiz?
Bugün sabahtan beri yaşadıklarımı şöyle özetleyebilirim:
*Trafikte aracıyla bize yol verene güler yüzle teşekkür etsek ve hızlı yürüyüşle yolun karşısına geçmeyi denesek?
*Telefon konuşmalarında karşımızdakinin yaşlı veya konumunun yüksek olduğunu biliyorsak kapatma önceliğini nazik ifadeler kullanarak ona bıraksak?
*Dolmuş ve minibüs gibi küçük araçlara bindiğimiz zaman günaydın, merhaba; ineceğimiz zaman da iyi günler dilesek? *Vapurda, trende yüksek sesle telefon konuşması yapmasak, (Bizler alışkınız da yabancılara çok garip geliyor)*Bir tanıdığınızın çalıştığı yere gidiyorsunuz. Selam veriyorsunuz içeride çalışanlara ve oturuyorsunuz. Sadece tanıdığınız sizinle konuşurken bir ara evrak arama nedeniyle dışarı çıkıyor. İkramdan vaz geçtik odada kimse sizinle konuşmuyor. 
Bu kişilerin vatandaşla bire bir ilişkilerini gözünüzün önüne getirebiliyor musunuz? Bunların hepsi mesai arkadaşı değil mi? Bugün birinin tanıdığı gelince yarın diğerinin tanıdığı gelmeyecek mi? Böyle bir havanın yaratılmış olmasından ilk amir sorumludur. İlgili amir arada bir yerinden kalkacak ve gelenlerin arasında dolaşacak, sorular soracak, eksiklerini öğrenecek… Her akşam maiyetinden beş dakika brifing alacak, gün içinde mevzuatı zorlayan bir talep olup olmadığını, buna uygun teklifleri, çözüm yollarını yanında çalışan kişi/lere soracak ve not alacak. Kendi görüşleriyle bir üst amire bildirecek… Neredeee? 
 
Hadi fazla bilgiçlik taslamadan biraz atmosferi yumuşatayım:
**                                  **                               **
Çocuklar kendi aralarında bilmece soruyorlar birbirlerine…
    ---Adam yatmadan başucuna su koyuyormuş neden? 
                            (Suyun kaldırma kuvveti varmış da ondan)
    ---En temiz böcek hangisidir? 
                      (Hamamböceği)
    ---Bizde yanlış olmaz, olduysa yanlışlıkla olmuştur.