Efes Antik Kenti

CENGİZ BAYSU 15/07/2024 - 09:15:09

Turistlere gösterilen ilgi
    17 ve 18 Haziran günü basındaki haber ve açıklamalara göre, Efes Antik Kentinde Celcus kütüphanesi, Windstar Cruises şirketinin getirdiği turistlere verilecek akşam yemeği için kapatılmış. Akşamleyin de kütüphaneyi gezmek isteyenler içeri alınmayınca, ıslık, slogan ve alkışlarla yemeği protesto etmişler. Turist grubu ise, önce oturdukları masalardan ıslıklı protesto olayını videoya çekmiş, bir süre sonra da antik şehri terk etmiş.
 
Organizasyonu yapan şirket, 2017’den bu yana gemi yolcularını Efes Antik Kenti’ne getirip, kentte ayakta kalan en görkemli yapılardan Celsus Kütüphanesi’nin önünde beyaz eldivenli garsonların servis yaptığı beyaz örtülü masalar üzerinde yemek veriyor, trio eşliğinde orkestra eşlik ediyormuş.
 
Şirketin internet sitesinde "Türk lokumları: Efes'in harika kalıntıları içinde" başlıklı bir yazı da bulunuyor. Yazıda, uğruna sonsuz savaşlar verildiği aktarılan Efes'in, Meryem Ana'nın ruhuna sahiplik yaptığı, UNESCO Dünya Mirası Alanı arasında yer aldığı, gezegendeki en iyi korunmuş Greko-Romen şehirlerinden biri olarak kabul edildiği ve Aziz Pavlus'un milattan sonra 1. yüzyılda kentte vaaz verdiği belirtiliyor.
 
Tarihsel bilgiler
Ulusal mevzuat kapsamında korunan kültürel alan Efes, Türkiye’nin taraf olduğu Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme kapsamında 2015 yılında UNESCO Dünya Miras Listesine girmiştir. Dünya Miras Listesine girmesiyle, Efes’in bütün insanlığa ait ve üstün evrensel değere sahip kültürel bir miras alanı olduğu uluslararası kamuoyunda kabul görmüştür. 
 
Küçük Menderes Nehri (Kaystros)Havzası’nda yer alan Efes Dünya Miras Alanının bileşenleri; Çukuriçi Höyük, Efes Antik Kenti, Ayasuluk Tepesi ve Antik Yerleşim Alanı ve Meryem Ana Evi olarak tanımlanmıştır. Mimarlık, şehircilik, bilim, kültür, sanat, uygarlık ve inanç tarihi açısından önemi bilgiler sunan Efes, Helen ve sonrasında Roma liman kentlerinin özgün bir örneğidir. 
 
Alanın tarihi MÖ 7000 yıllarında Çukuriçi Höyük’ten günümüz Selçuk yerleşimine dek uzanmaktadır. Alanda Neolitik dönem sonrasında Helenistik, Roma, Doğu Roma (Bizans), Beylikler ve Osmanlı dönemlerinin izleri görülebilmektedir. Günümüzde, alanın bir bölümünde arkeolojik kazı çalışmaları yürütülmeye devam etmekte olup, insanlık tarihine ışık tutan, keşfedilmeye açık bir alan olarak önemini sürdürmektedir
 
Seyahatin planlanması
    ABD merkezli "Windstar Cruises" isimli şirket, gemi seyahatini, "Yunan Adaları'nın Hazineleri" isimli tur paketi içinde sunuyor. Atina'da başlayan ve 8 gün süren turun üçüncü günü Türkiye'de geçiyor. Kuşadası'na ulaşan turistler, Efes Antik Kenti ve Meryem Ana Evi gibi çeşitli noktaları ziyaret ettikten sonra akşam saatinde böyle bir etkinliğe katılıyorlar. Merak ettiğim hususlara gelince;
1. Acaba Yunan hükümeti, geminin Atina turu sırasında Akropol’de böyle bir yemeğin tertiplenmesine müsaade etmiş midir? 
2. Neredeyse her yıl geçtiğim bu bölgeden Efes Antik Kenti’ne hep uğramışımdır. Çok
sayıda çektiğim resmi de hâlâ saklarım. Meryem Ana'nın ruhuna ev sahipliği yapan ve son nefesini verdiğine inanılan küçük taş evde bir süre sessizce kalmak, kutsal mermer yolda yürümek ve M.S. I. yüzyılda Aziz Pavlus'un vaaz verdiği, belki de kuru ekmek ve az şarapla kutsadığı yoksul insanları hatırlamak varken bilmem kaç çeşit yemek yiyerek orada bulunmak ne demek?
 
EFES YÖNETİM PLANI 2022-2027
Selçuk Belediyesi’nin hazırladığı tamamı 283 sayfa olan EFES YÖNETİM PLANI 2022-2027, uzman kişiler ve Selçuk Belediyesi Başkanlığında restoratör mimarlar, şehir plancıları, arkeologlar, iletişim uzmanları, ekonomistler, tarihçiler, peyzaj mimarları, turizm uzmanları, harita mühendisleri ve deprem uzmanları tarafından hazırlanmıştır. İki gün içinde okudum ve notlar aldım. 
 
1.  Kütüphane bölgesinde aydınlatma ve müzikal etkinliklere yer verildiğini ancak yemekle ilgili bir düzenleme olmadığını gördüm.
 
2. Ziyaret saatlerinin oldukça ileriye alındığı yazılı. Bu durum da gayet normaldir, çünkü gündüz çok sıcak olduğundan gezmek isteyenler akşamın biraz daha serin saatlerini tercih edeceklerdir. Burada da Türk vatandaşlarının veya yabancıların gezecekleri saatler ayrılmamış.  Gün içerisinde levhalara yazılı veya megafonla özel duyuru da yapılmamıştır. Türkiye içinden oraya gelen vatandaşlarımız aynı gün gezemezse geriye dönmek zorunda kalacaktır.   
 
3. İstanbul Boğaziçi Üniversitesi bu antik kentin depremle ilgili incelemelerini yapmak üzere uyarı sistemleri yerleştirmiş Kütüphaneyi gezenler gayet iyi bilirler, birbirine destek olamayacak şekilde duvarlar ve yıkılmış bölümler var. Orada turistlere oturma düzenli yemek veriliyor. Ya şiddetli bir deprem yaşanmış olsa, bunun sorumluluğunu kim üstlenir?  
 
4. Burada bir yemek verilmesi ve tertip alınmasını kim düşünmüş, kimlerle koordine etmiştir? Protestolarla karşılanan turistler yemek yemeden kütüphaneyi terk etmişler. Yemekleri hazırlayan firmaya ödeme yapılmış mıdır? Yabancı firma bunu ödemeyecektir. O zaman geriye ilgili Bakanlığın ödeme yapması akla geliyor. Bu hesabın içinden nasıl çıkılacaktır?
 
Sonuç
Şirketin sitesinde tur paketinin şu anda satışta olan en yakın tarihli seyahati, 22 Haziran'da Atina'dan başlayacak ve gemi 24 Haziran sabahı Türkiye'ye varacak şekilde görünüyor. Öte yandan bu organizasyonun uzun aralıklarla gerçekleştirildiği ve alanın ABD'li şirkete kısa süreliğine kiralandığını düşünmek büyük bir hata olur. 
Tur şirketinin, Haziran'da 2, Temmuz'da 6, Ağustos'ta 4, Eylül'de 10 ve Ekim ayında ise 4 defa olmak üzere sadece bu yıl 26 kez daha Celsus Kütüphanesi'nde akşam yemeği organize edeceği, 2025 yılının Mayıs ve Ekim aylarını kapsayan süreçte 38 turun satışına başlandığı bile yazılıdır.
 
Elbette turist velinimetimizdir. Ancak kanun, kural ve talimatları çiğneyerek değil. Bunun acısını bizler maden sektöründe ve HES’lerde gördük.