Geçtiğimiz yılki yazılarıma baktığımda “Yerel Seçimler, Siyaset ve Stratejik İletişimin Önemi 1 ve 2”, “Kriz Yönetimi ve Kurumsal Hazırlık: Başarısız İran ile Avustralya Örnekleri”, “Kriz Yönetimi ve Kurumsal Hazırlık -2”, “Bodrum, Korona ve Kriz Yönetimi”, “Dünyanın 11 Eylül’ü Covid-19 ve Siyah Kuğu” gibi başlıklar altında başta kriz yönetimi, algı yönetimi ve stratejik iletişim gibi alanları ilgilendiren birçok yazı kaleme almıştım. Bu yazılarımdan bir kaç paragraf paylaşmak isterim:
•“...her an bir deprem, yangın ya da terör saldırısı olabilecek gibi hazır olmak günümüz belirsizlikler çağında hem kurumsal hem de toplumsal açıdan çok önemlidir. Yöneticilerimizin konuyla ilgili gerekli eğitimler ve çalışmalar üzerinde durmalarını temenni ediyorum.”
•“Yıllardır yerel gazetelerimizde düşüncelerimi sizlerle paylaşıyorum. Genellikle küresel konuları yorumladığım yazılarda satır aralarında kriz yönetimi, algı yönetimi, stratejik iletişim gibi çağımızın olmazsa olmaz kavramları hakkında sizlerle bilimsel metotları paylaşıyorum.”
•“Kısaca siyasetin de “müesses nizamı” değişiyor ve bu değişime ayak uydurabilmenin yolu da bilimden geçiyor. Yerel siyasetin küçük bir meselesi yâda uluslararası ilişkileri ilgilendiren çok can alıcı bir sorunu olsun, doğru iletişim kanalları oluşturamazsanız bugünün sosyolojisi içerisinde kendinizi bir krizin içerisinde bulabilirsiniz. Diyelim bu krizin içinde atmış olduğunuz doğru adımlara rağmen şartların elinizde olmaması nedeniyle düştünüz, sizi yeniden kurtaracak plan doğru iletişim kanallarını bilimsel bir stratejiyle oluşturmaktan geçer.”
•“Bu nedenle mümkünse krizler oluşma aşamasındayken müdahale edip önlemek ya da kriz oluştuğunda gerekli kriz yönetme kabiliyetine sahip olarak krizin süresini en aza indirmek amaçlanmalıdır. Krizin olası zararlarını en aza indirmek için doğru tespitler yapabilmek, hızlı ve etkin kararlar alabilmek, doğru planlama ve örgütlenme stratejisini oluşturmak çok önemlidir. Bu konuda birçok eğitim, seminer çalışması yapan bir araştırmacı-eğitimci olarak söyleyebilirim ki günümüz belirsizlikler çağında yönettiğiniz kurumda, şehirde yada bu iki örnekte olduğu gibi ülkede ummadığınız anda yaşanan bir kriz kelebek etkisi teorisinde olduğu gibi katlanarak tahmin edilmesi güç sonuçlara sizi götürebilir. Bu nedenle gerekli kriz yönetimi araçlarını geliştirmek, kurumsal hazırlığı sağlamak çok önemlidir. Unutmayın bu araçlara ihtiyacınız olduğunuzda sahip değilseniz artık sizin için çok geçtir.”
Konuyla ilgili yazdıklarımı yeniden sizlerle paylaşıyorum. Malum güzel İzmirimiz son yıllarda pek çok doğal afet ve çeşitli sorunlar yaşadı: tarihinin en büyük yangınları, yaşadığımız pandemi ve son olarak da pandemi sürecindeykenn yaşanan deprem felaketi. Aslında geçtiğimiz yıl boyunca sıkça kaleme aldığım yazılarımda amacım “kurumlarımızın içinde bulunduğumuz belirsizlik çağında, krizlere karşı hazır olması ile kriz yönetme yeteneğine sahip olmasının gerekliliğine” naçizane vurgu yapmaktı. Bu noktada İzmir’in yaşadığı felaketlere gösterdiği reaksiyonu düşününce bu yazılarımı hatırladım. Uygulamalı seminer niteliğinde bir “kriz yönetimi” ve “risk iletişimi” stratejisi İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Başkan Sayın Tunç Soyer tarafından uygulandı. Güncel ve bilimsel kriz yönetimi ile stratejik iletişim uygulamalarının Sayın Soyer tarafından titizlikle uygulandığına ve İzmir’in içinden geçtiği dönemdeki bu uygulamaların büyük şans olduğuna inanıyorum. Bir başka yazımda pandemi ile deprem gibi çok önemli iki krizle mücadele içerisinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin önemli uygulamalarını özetlemeye çalışacağım.
