8 Mayıs, Pazar günü bir arkadaşımızı daha toprağa verdik. Milas 78 kuşağı, bir neferini daha kaybetti. Onlar 1980 öncesinde, daha 15-20 yaşında, gencecik insanlarken, güzel günler için mücadele ettiler. Güzel günlere inandılar. 

 

Ülkelerinin bağımsızlığı ve özgürlüğü için, sömürüye ve emperyalizme karşı mücadele ettiler. Bu uğurda işkence gördüler, hapis yattılar, yaşamları hep gecikmeli/rötarlı oldu ama iki ayaklarının üzerinde durmasını bildiler hep.

 

Özlemleriydi güzel günlere kavuşmak. Ömürleri buna yetmedi. Onların bu gerçekleşmeyen özlem ve hayalleri, bizim için vasiyet niteliğinde olup, bu vasiyeti gerçekleştirmek te bizim boynumuzun borcu.

 

Mehmet Mete, Çiler ve Harun Yılmaz, Kenan Tutugan, Ünsal Kırova, Hüsnü Solmaz, Yüksel Uluçay, Eşref Önder, Gökhan Salih Ayas, Turan Akman, Arif Muşlu, Mehmet Ali Kozak, Suat Akar, Emin Helvacıoğlu, Şahap Türkoğlu, İsmail Delikboğaz, Süleymen Peker, İsmail Evtaşı, Kadir Balık, Şakir ve Halil Köse kardeşler, Akın Demirci, Şükrü ve Durmuş Kafkaslı kardeşler, Niyazi Yalçınkaya, Mehmet Coşkun (Co Mehmet) ve Kazım Şener… 

 

Hepsi, yaşayan 78 kuşağı ile birlikte, Milas'ın sol potansiyelinin oluşmasına katkısı olan, bedel ödeyen insanlardı. Rahat uyuyun anti - faşist, anti - emperyalist mücadelemizin sıra neferleri. Vasiyetinizi gerçekleştirmek için mücadele edecek, ülkemizi güzel günlere kavuşturacağız. Söz veriyoruz sizlere.

 

Kazım, 1999’da DSP’den il genel meclisi üyesi oldu. Daha sonra bir dönem CHP’den aynı görevi sürdürdü. Gazetecilik yaptı, Güneş gazetesine Milas’tan haberler geçti.

 

Kazım’ı, Muğla’daki 1 Mayıs mitinginden sonra, Milas 78’liler olarak, Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesinde ziyaret etmiştik. Konuşmalarımızı anlıyor, mimikleriyle tepki veriyordu.

 

“Moralini yüksek tut, görecek güzel günler var daha, her şey güzel olacak,” dediğimde, gülümsedi ve boşta olan sol elini havaya kaldırarak başparmağı ile onay işareti yaptı.

 

O da güzel günleri hayal ediyordu ama göremedi. Bu dünyadan erken ayrılan arkadaşlarımızın güzel günlere ve aydınlık yarınlara olan özlemlerini, geride kalan 78 kuşağı olarak bizler, bir vasiyet olarak üzerimize aldık ve gerçekleştirmek için tüm enerjimizle çalışacak, mücadele edeceğiz.

 

Bir olacağız, birlik olacağız ve güçlü olacağız. Ayrılıklarımızı ikinci plana atıp, kenetleneceğiz. Ülkemizde demokratik bir düzenin yaratılması için uğraş vereceğiz.

 

Kazım arkadaşı şu dizelerle uğurlarken, diğer arkadaşlarımızı da yine bu dizelerle anmak istiyorum:

Onlar döğüşerek öldüler

Güneşe gömüldüler

Vaktimiz yok onların matemini tutmaya

Akın var güneşe akın

 

Güneşi zaptedeceğiz

Güneşin zaptı yakın

Anıları rehberimiz olsun.

Işıklar içinde uyusunlar.