CUMHURİYET Mİ, MONARŞİ Mİ?

Kemal Özcan 02/11/2018 - 08:04:40

Bugün 29 Ekim 2018...
Bundan tam 95 yıl önce bugün Cumhuriyet  ilan edildi.
Ne demekti Cumhuriyet?
Cumhur demek halk demek.
Cumhuriyet de halkın kendini yönetmesi demek .  
Türk dil kurumuna göre ise Cumhuriyet, 
‘milletin, egemenliği kendi elinde tuttuğu,
ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı yönetim biçimidir’ 
28 Ekim gecesi Atatürk meclisten Çankaya köşküne giderken rastladığı milletvekillerini köşke çağırmış,
yuvarlak masanın etrafında oturan  İnönü dahil 7 kişiye ilk defa, 
 ‘Efendiler yarın Cumhuriyeti ilan edeceğiz’ dediğinde hiç kimse şaşırmamıştı. 
Ertesi gün yani 29 Ekim günü milletvekillerinin tamamının kararıyla,
yönetim şeklimizin adı  Cumhuriyet olarak kabul edildi.
Daha sonra  bu günün bayram olarak kutlanması için yasal düzenlemeler yapıldı.
Ve o yıldan beri protokollerle, resepsiyonlarla ve devlet erkanıyla birlikte düzenli olarak  kutlandı geldi.
Atatürk’e göre Cumhuriyet kimsizlerin kimsesidir.
Sarayın fesli tarihçisi Kadir Mısıroğlu’ na göre ise, 
Müslümanların kutlamaması gereken bir gün.
Kurtuluş savaşı  için ‘Keşke Yunan galip gelseydi’ diyecek kadar hainleşen bu adam,
bir de kalkmış ‘Atatürkçüler cenazeme gelmesin’ demişti sanki bir haltmış gibi. 
Evet dostlar artık şunu iyice kafamıza sokalım, bu ülkede 24 Haziranda rejim değişti.
Öncesinde neden oldukları cemaatçi darbeyi bahane ederek OHAL ve KHK’larla yönetildik.
24 Hazirandan sonra OHAL olağan hale geldi.
İstedikleri yere, istedikleri belediyenin seçilmişlerini görevden alıp yerine kayyum atadılar.
Atatürkçüleri, demokratları, ilericileri tasfiye ettiler.  
Sonra da milli irade goygoyu yaptılar.
Vekil sayısı arttırıldı ama parlamentonun çok fazla kıymeti kalmadı.
Sadece maaş alıp kıyak emekli olacaklar.
Olsa da olur, olmasa da olur gibi duruyor.
Evet 24 Hazirandan sonra Cumhuriyet gitti yerine monarşi geldi.
Cumhurbaşkanının Cumhuru gitti, Başkanı kaldı.
Bugün tek adam sistemiyle yani monarşiyle yönetiliyoruz.
Yıllarca özelleştirme adı altında Cumhuriyet kazanımları haraç mezat satıldı.
Eğitim İmam Hatiplerde veriliyor, üretim yok, tarım ve hayvancılık bitti.
Kendimize yeterken  ithalatçı olduk.
Faşist bir hukuksuzluk hüküm sürüyor.
Devrimlerin içine ettiler.
16 yılda Cumhuriyete ait ne varsa talan ettiler.
Tam bugüne, yıktıkları Atatürk havalimanının yerine,
Mapa, Limak, Kolin, Kalyon Ortak Girişimi'nin yaptığı,
hazine garantili yap-işlet havalimanı açılışını denk getirdiler.
Bakalım ismini Atatürk diyebilecekler mi?
Bunlar daha bir şey değil asıl muhabbeti 5 yıl sonra görün.
‘Cumhuriyet ilelebet payidar kalacak’ sözü işlevini yitirdi.
Biz de hala Cumhuriyet bayramı kutlandığımızı zannediyoruz.
Atatürk ‘ey yükselen yeni nesil, istikbal sizindir. 
Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve sürdürecek sizlersiniz’ diyerek gençlere emanet etmiştir.
Etmiştir etmesine de ama bir gün gelecek o emanet ettiği gençlik Cumhuriyet bayramını, 
biber gazları, tomalar ve polis copları eşliğinde korsan gösterilerle kutlayacak. 
Yazın bunu bir kenara.
Reklam arasının sonuna geldik.
Toplumun bir çok kesiminde Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı zirve yapmış durumda.
Son olarak Atatürk ve Cumhuriyet  için Turgut Özakman’dan  bir paragraf paylaşmak istiyorum.
‘Her sağlıklı birey kendi yaşadığı ülkesinin ve devletinin kuruluşu ile iftihar eder ya da etmesi gerekir. 
Normal olan budur. 
Ama şu sıralar ‘Cumhuriyet bize ne kazandırdı ki, bir çivi bile çakmadı?’ diyen, 
diyebilen tarihi bilmeyen gençlerin sözlerini internetten okuyorum. 
Bunu diyen ya bu şekilde cehaletle eğitilmiş, yönlendirilmiştir kanımca, 
ya da o kişinin akıl ve ruh sağlığından şüphe ederim’
 
Dün Misvak dergisi bir karikatür yayınlamış.
Karikatürde emperyalist  iki ülke temsilcisi oturmuş kendi aralarında Türkiye hakkında konuşuyor.
Biri diyor ki,
--Halifeliği kaldırmışız, birliklerini bozmuşuz, alfabelerini değiştirip geçmiş ile bağlarını kopartmışız…
Adamlar bunu bayram diye kutluyorlar.
Diğeri bu sözleri destekler nitelikte.
--Biri çıkıp uyandırsa işimiz yaş diyor.
Misvak iktidara yandaş bir dergidir.
Yandaş gazeteler, Misvak gibi dergiler, Yandaş televizyon kanalları,
yazacakları yada yayımlayacakları her şeyi mutlaka iktidara sorarlar ve öyle hareket ederler. 
Kamuoyunda öyle algı oluştururlar.
Bende diyorum ki,
--Cumhuriyet demekten  imtina edenlerin 95 yıllık azabı daim olsun. 
Cumhuriyetin 95’nci yılı kutlu olsun.
Hoş kalın, İnançla ve Dirençle kalın!