ADALET MİTİNGİ VE ÇAĞRISI

Nevzat Çağlar Tüfekçi 12/07/2017 - 11:25:01

cHP’nin 15 Haziran’da Ankara’dan başlattığı “Adalet” temalı, 420 km’lik uzun yürüyüş; 25 gün sonra 9 Temmuz’da, İstanbul - Maltepe’de düzenlenen ve 2 milyondan fazla kişinin katımlıyla gerçekleşen mitingle, görkemli bir şekilde sona erdi. Bu yürüyüş ve mitingde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yaptığı konuşmada; barış-demokrasi-yargı bağımsızlığı-laiklik vb. konularda çok önemli mesajlar verdi. Yürüyüşe, sağdan sola geniş bir yelpazede katılım oldu. Mitinge; Birleşik Haziran Hareketi, Emek Partisi, Halkevleri, HDP, DİSK, TMMOB, Türk Tabibler Birliği ve Sanatçılar katıldı. Bu miting, uzun yıllardır ilk defa, toplumsal bir ihtiyaç için gerçekleşen anlamlı bir eylem birliği oldu. Bu, sevindirici bir durum... Bu yürüyüş ve miting, Türkiye’de, bundan sonra olumlu siyasi ve toplumsal gelişmelerin miladı olacaktır.

Kılıçdaroğlu’nun, Maltepe mitinginde okuduğu ve Türk siyasal yaşamının tarihine not düştüğü 10 maddelik çağrı metni ise bir “DEMOKRASİ BİLDİRGESİ” gibiydi.

10 MADDELİK ÇAĞRI LİSTESİ
Kılıçdaroğlu’nun ağzından:
Buraya gelirken bir Maltepe Çağrısı metni hazırladım. Birazdan okuyacağım. Biz, 15 Haziran’dan bu yana yürüyen onbinler, bugün Maltepe’de bir araya gelen yüzbinler olarak tüm dünyaya sesleniyoruz. Biz herkes için adalet istiyoruz. Sadece ve sadece adalet istiyoruz. 25 gündür onbinlerce ağızdan hep birlikte aktardığımız hak hukuk adalet talebimizin karşılanmasını istiyoruz. Adalet bir haktır. Adalet hakkımızdır. Biz hakkımızı istiyoruz. Bu amaçla bir araya gelen milyonlar olarak Türkiye’nin son bir yılda içine sokulduğu duruma ilişkin tespitlerimiz ve çağrımız şudur;

1- 15 Temmuz darbe girişimini açık bir şekilde lanetliyoruz. 249 şehidimizin aziz hatırası ve 2301 gazimiz için FETÖ terör örgütünün siyasi ayağı ortaya çıkarılmalı ve gerçek darbecilerden hesap sorulmalıdır.

2- İktidar tarafından 20 Temmuz’da getirilen OHAL ile biz buna sivil darbe diyoruz yasama yürütme ve yargı tek elde toplanmıştır. OHAL bir an önce kaldırılmalıdır.

3- Yargıyı siyasetin emrine vermek demokrasiye ihanettir. Kolektif suç gibi insan haklarına aykırı uygulamalardan vazgeçilmelidir.

4- OHAL mağdurlarının yargıya erişim ve sosyal güvenlik haklarını kısıtlayan tüm uygulamalara son verilmelidir.

5- FETÖ ile hiçbir ilişkisi bulunmayan ama sırf hükümete muhalif olduğu için görevlerinden alınan akademisyenler, görevlerine dönmeli ve tutuklu milletvekilleri serbest bırakılmalıdır.

6- Mesleklerini yaptıkları için tutuklu bulunan gazeteciler serbest bırakılmalıdır.

7- OHAL ortamında ve devlerin tüm imkanları seferber edilerek yapılan anayasa değişikliği gayrimeşrudur. Bu bir mühürsüz seçimdir. Türkiye gayrimeşru bir anayasa ile yönetilemez, yönetilmemelidir.

8- Demokratik parlamenter sistem üzerindeki her türlü vesayet kaldırılmalıdır. Eğitimde laiklik ilkesinin aşındırılmasına son verilmelidir.

9- Sadece hukuk alanında değil toplumsal alanın tüm alanlarında adaletsizlik devam etmektedir. Yoksulluk, yaygın şiddet, terör gibi sorunlara karşı ortak irade geliştirilmelidir. Toplumsal adaletsizliğin en vahimlerinden olan kadın hakları konusunda ayrımcılığın önüne geçilmelidir.

10- Son zamanlarda uygulanan saldırgan dış politika ülkemiz içindeki sorunları da kökleştirmiştir. Türkiye coğrafyasındaki tüm halklara kardeşçe yaklaşan adilane bir dış politikaya dönüş yapmalıdır.

Bu adalet çağrısı, adalet, insan haysiyetinin temeli olduğu inancıyla hazırlanmıştır. Biz Türkiye’yiz. Adalet isteyen, barış isteyen Türkiye’yiz. Biz kavga değil huzur isteyen Türkiye’yiz. Biz halkız. Bu mücadele adalet mücadelesidir. Bu çağrıdaki taleplerimiz karşılanana kadar durmayacağız. Korku duvarı artık yıkıldı. Bu bağlamda yasama yürütme ve yargı erklerini kullanan tüm kesimlere, bu taleplerimizi iletirken, herkesi çağrımızı sahiplenmeye çağırıyorum.