İş kazalarında ölümler:
Dünyada her yıl 2 milyon 300 bin insan, iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle hayatını kaybediyor. İngiltere’de işçi ölümü, ‘100 binde 1’. Bu açıdan, durumu en iyi olan İngiltere... Türkiye, 100 bin çalışan başına ölümlü iş kazalarında, Avrupa birincisi ve Dünya üçüncüsü. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) verilerine göre, El Salvador ve Cezayir’in ardından üçüncü sırada olan Türkiye’de; her yıl ölen işçi sayısı, bin kişinin üzerinde. Türkiye’de ölümlü iş kazası oranları ‘100 binde 20,5’ iken; bu oran Norveç, İsveç, İsviçre ve Danimarka gibi ülkelerde ‘100 binde 2’nin altında. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın verilerine göre, 2002-2013 yılları arasında iş kazası geçiren toplam sigortalı sayısı 1.921.000 kişi. Bu kazalarda ölen sigortalı 13.510. Sanki olanlardan hiç ders alınmamışçasına, 2015’te iş kazalarında ölenlerin sayısı 1.500’ü buldu. 2016 rakamları ayrı…
Terörden ölümler:
PKK ile yürütülen iç savaşta, 1984’ten bu yana toplam 40 binin üzerinde insan öldü. 2012’ye göre rakamlar şöyle:
· 30 yılda 7.918 kamu görevlisi şehit oldu.
· 1984-2012 yılları arasında öldürülen PKK’lı sayısı 22.101.
· 1984-2012 yılları arasında 5.557 sivil hayatını kaybetti.
Canlı bomba eylemleri
2003-2016 yılları arasında gerçekleşen bombalı saldırılar şöyle:
9 Aralık 2016: 38 ölü, 166 yaralı. Beşiktaş stadı önündeki Çevik Kuvvet polislerine saldırı...
20 Ağustos 2016: Gaziantep düğün saldırısı; 54 ölü, 94 yaralı.
14 Mart 2016: 38 ölü, 125 yaralı. Ankara’da Güvenpark-Kızılay otobüs duraklarına saldırı...
17 Şubat 2016: 29 ölü, 61 yaralı. Ankara’da TSK servis araçlarına saldırı…
10 Ekim 2015: Ankara, Barış Mitingi: 107 ölü, 500 yaralı. STK'lar ve Sendikalar tarafından düzenlenen ve çeşitli partilerin katılım gösterdiği Barış Miting'inin toplanma alanında bombalı saldırı gerçekleşti.
11 Mayıs 2013 Reyhanlı: 52 ölü 146 yaralı. Reyhanlı, Hatay’da düzenlenen iki ayrı bombalı saldırı sonucunda…
20 Temmuz 2015 Suruç saldırısı: 34 ölü 100'den fazla yaralı. Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde düzenlenen bombalı intihar saldırısında…
27 Temmuz 2008 Güngören: 18 ölü, 154 yaralı. İstanbul’un Güngören ilçesinin caddesinde art arda iki bombanın patlatılması sonucu…
20 Ağustos 2012 Gaziantep: 10 ölü, 66 yaralı. Ramazan bayramının ikinci günü PKK tarafından gerçekleştirilen bombalı saldırısında…
22 Mayıs 2007 Ankara Anafartalar Çarşısı: 9 ölü 121 yaralı; Ankara'nın Altındağ ilçesinin Ulus semtinde bulunan Anafartalar Çarşısı önünde, meydana gelen intihar saldırısı sonucu…
20 Kasım 2003 HSBC ve İngiliz Konsolosluğu saldırıları: 30 ölü 450'den fazla yaralı;
El-Kaide bağlantılı teröristler İstanbul, Levent’teki HSBC Bankası genel müdürlüğü ve Beyoğlu’ndaki Birleşik Krallık Başkonsolosluğu’na bombalı saldırı düzenledi.
5 Kasım 2003 Sinagog saldırıları: 27 ölü, 300’den fazla yaralı; Şişli’deki Bet İsrael Sinagogu, birkaç dakika sonra ise Beyoğlu’ndaki Neve Şalom Sinagogu’nun önünde birer araç infilak etti.
Yoksulluk:
OECD verilerine göre Türkiye, asgari ücretin satın alma gücü açısından 26 OECD ülkesi içinde 20. sırada. AB ülkeleri, satın alma gücüne göre Türkiye’nin 2 ile 2,5 kat daha yüksek asgari ücrete sahip. Asgari ücret döviz karşısında ciddi bir erimeyle karşı karşıya… 2008 yılı başında 414 ABD doları olan asgari ücret, 2016 Kasım ay’ı itibarıyla 377 dolara indi.
TÜRK-İŞ yoksulluk araştırmasının Ekim 2016 ayı sonucuna göre;
· Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 1.405,30 TL,
· 4 kişilik bir ailede; gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamaların toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 4.577,51 TL olmuştur.
· Bekâr bir çalışanın aylık yaşama maliyeti ise 1.738,32 TL olarak gerçekleşmiştir.
Sonuç:
Son 15 yılda ülkemiz, kan gölüne döndü. Ölümün, insanı ne zaman, nerede ve nasıl bulacağı hiç belli değil. Ülke, bu hale nasıl geldi ve getirildi? Ülkenin cehenneme dönmesinin sorumlusu/sorumluları kimlerdir? Ülkede iç barışı sağlamak, insanlarda bir yarın güvencesi yaratmak için uğraş vermek varken; illaki bir başkanlık sistemi kuracağım diyerek, yerleşik yönetimi/çoğulcu sistemi yok etmeye çalışmanın anlamı ne? Başkanlık sistemi gelince yoksulluk sona erecek, her şey güllük gülistanlık mı olacak; ülke insanın refah düzeyi yükselecek, insanlar mutluluktan uçacak mı? Toplumun, terör ve yoksulluktan ne çektiği, ortada… Önce, iç barış!..
