"Çözümsüzlükten beslenen belde”

Erdil Ünsal 27/07/2017 - 12:10:50

Türkiye'deki birçok tatil beldesinin değişmez yazgısı elektrik,su ve trafik alanındaki düzenlemelerin kışlık nüfus baz alınarak kurgulanması. Yüz elli bin kişinin gündelik yaşamı için oluşturulan sistemin yazın -bilhassa bayramlarda- sayısı bir milyonu aşan turiste yetmesi elbette düşünülemez. Türkiye’de Mafia babaları, artislerin sevgilileri ile pufuduk yastıklarda güneşlendiği, mültecilerin botlarının Bodrum açıklarında battığı. Istanbul’dan çok pop müzik sanatçılarının konser verdiği magazin basınına haber olan tek belde tabiatıyla Bodrum olmaktadır. Ülkemizde, dünya markası Bodrum dışında kayda değer bir turizm ve eğlence beldesi olmayışı kamu oyunu bu beldeye çekmiştir. Anadolu’da yobazlık, cinsel istismar ve takva adı altında ahlaksızlık süre gelirken, Anadolu’nun diğer yerlerinde deprem olduğunda fay kırılması, deprem Ege sahillerinde olduğunda da “zina arttığından oluyor” haberinin magazin basınına malzeme yapılması da önlenememektedir. Sırf rayting uğruna medyanın çakma haberlere sayfalarında yer vermesi ve haberleri çöplük haline dönüştürmesi üzerinde durulacak bir husustur.

Onarım bekleyen değirmen, klise ve şapel gibi turizme ve inanç turizmine katkı sağlayacak tarih yerlerin senelerce gündeme alınmaması. Deniz’e mavi yakışır da, Belediyenin işlevlerine yetişememesinde, söz konusu olumsuz havanın kaynağı genel olarak Büyükşehir yasasıyla alakalı. Kapanan belde belediyeleri ile yetkilerinin önemli bir bölümünü büyükşehire devreden ilçe belediyeleri için öngörülen uzun soluklu geçiş süreci halen tamamlanmış değil. Betonarme yapıların denize neredeyse hiç çekme mesafesi bırakmadan inşa edilmesi. “7,5-15 imarı olan yerlere yüzde 75 binalar yapılması. Derelerin imara açılması. Parsellemiş turistik otel tesislerinin 'halk plajı’ diye bir bölümünün ayrılmamış olması. Arıtma, üstgeçitlerin yeterli oluşturulmaması. Altyapısı dökülürken medya, mafia ve spor dünyası zenginlerinin trilyonluk malikaneler alması, sonra da, Belediye’nin encümen toplantılarına katkıda bulunmaya yanaşmayarak altyapı bozukluğundan şikayet etmesi. 140 bin nüfusu olan belde de 170 bin ev ,200 emlak komisyoncusu (bunun % 10 u kayıtlı), 240 avukat, 300 bekleyen dava dosyası. Belediyenin belde bina, iş yeri envanterini tutmaması. Kanalizyasyonlar sadece denize veriilirken, çevre düzenlemesinin sadece “mavi bayrak “ asması ile geçiştirilmeye çalışılması Bir yanda “tüm plajlar halkındır” pankartıyla dolaşanlar. Her iki tarafın kendi kitlesini coşturacak popülist söylemlerin havada kalması düzelmeyen sorunlardan sadece bir kaçı arasındadır. Bodrum’u çözümsüzlükten beslenmekte ısrar eden bir ilçe haline dönüştürmüştür. Bodrum’u mesken tutmuşların kurduğu STO ların da organize olamaması etken olmaktadır. Hanutçuluk-Otellerde HD-Herşey dahil rezervasyona gidilmemesi hususunda 15 senedir Turizm İşletmecileri toplantı yaparlar, karar almamada anlaşarak dağılırlar. Yerli halkın sosyal etkinliklere katkısının olmaması. Sergi, konser, bale gibi etkinliklerde Ankara ve Istanbul’dan gelenlerin birbirini eğlendiren bir durumu yanında yerli halklın sosyal etkinliklere itibar etmemesi bir tezat teşkil etmeye devam etmektedir.