BİR KİTAP: “KİŞİLİĞİNİZ İTİBARINIZDIR!”
“Kişiliğiniz itibarınızdır”, Çankaya Belediye Başkan Yardımcılığı görevinde bulunan Yüksel IŞIK(*)’ın kitabı. Yazar bu kitabında kişisel ve kurumsal itibar nasıl kazanılır, bunu titiz bir şekilde ele alıp, incelemiş…
Yazar kitabın önsözünde şöyle diyor: “(..)İtibar denilen şey, ‘tozpembe’ hayatların üzerine oturtulan bir aksesuar değildir. İnsan hayatında inişler, çıkışlar olur; badireler yaşanır ama kişiliğimizi, kimliğimizi, duruşumuzu rüzgârın yönüne göre değişmediğimiz sürece her zorluğun üstesinden gelebileceğimiz gibi itibar sahibi de oluruz. Elinizdeki kitap bu tecrübelerin ışığında oluştu(..)”
Kitap altı bölümden oluşuyor:
1. BÖLÜM İtibar Nedir? Alt başlıklar: İtibarın işlevine dair yaklaşımlar ve İtibara ilişkin tanımlar.
2. BÖLÜM İtibar Nasıl Oluşur? Alt başlıklar: İtibar güven ile oluşur, İtibar tutarlı davranmakla oluşur; İtibar katılımcılığı benimsemekle oluşur ve İtibar şeffaflığı benimsemekle oluşur.
3. BÖLÜM İtibar Nasıl Korunur? Alt başlıklar: İtibar sosyal sorumluluklar üstlenmekle korunur, itibar kurumsal etiğe sahip olmakla korunur ve itibar krizi doğru yönetmekle korunur.
4. BÖLÜM İtibar Nasıl Ölçülür? Alt başlıklar; Lig tabloları, İtibar katsayıları, Benchmarking ve Örnek olay çalışmaları.
5. BÖLÜM İtibar Nasıl Yönetilir? Alt başlıklar; Kimliğiniz var mı?, Kurumsal imajınız nasıl?, Kurumsal kültürünüz oluşmuş mu?, Kurumsal iletişiminiz başarılı mı?, İtibarınızı çevrimiçi de yönetebiliyor muyuz?
6. BÖLÜM İtibarın Faydaları Nelerdir?
Yazar kitabının giriş bölümünde, itibar üzerine söylenilen özdeyişlere yer veriyor… Köle olarak getirildiği İtalya’da ünlü düşünür olarak tanınan Suriyeli Puplilius, “itibar paradan daha değerlidir” der. Robert Boch ise, “insanların güvenini kaybetmektense, para kaybetmeyi tercih ederim” sözleriyle itibarın önemine vurgu yapar.
Hitler’den Mussoloni’ye, Salazar’dan Franco’ya, Batista’dan Çavuşesku’ya kadar pek çok diktatörün uzun yıllar ülkelerini yönettiklerini ama itibar sahibi olamadıklarını belirten yazar, bu konuda şöyle bir örnek veriyor: “İsveç Başbakanı iken silahlı saldırı sonucu öldürülen Olof PALME’nin cenazesinde milyonlarca kişi ağlamıştı. İkinci Dünya Savaşının baş aktörlerinden Adolf Hitler’in saklandığı sığınakta intihar ettiği haberi duyulduğunda, milyonlarca insan sevinç çığlıklarıyla sokaklara, meydanlara dökülmüştü. Palme, 3. dünya ülkelerine yardım eden, Hitler ise 5,5 milyon kişiyi katleden insandı.”
Kitaptan bir başka bölüm: “Amasya ziyaretinde Atatürk, sakalları çok uzun olan Şeyh’ten sakalını boyun altına kadar kesmesini istemiş. Şeyh kabul eder ama kesmez. Bunun üzerine Atatürk, şeyhi sınamak ister. Gönderdiği telgrafta, Şeyhi Afyon’a vali olarak atadığını bildirir. Haberi alan Şeyh, sakalını keser ve atandığı il’e doğru hareket eder. Şeyhin yola çıktığını öğrenen Atatürk, ona yeni bir telgraf çeker ve valilik görevinden alındığını şöyle bildirir: ‘Bugün makam için sakalını kesen kişi, yarın başka bir şey için vatanını satabilir’.”
Kitaptan seçmeler:
Mevlana’da itibar; “İnsan, kendisi hakkında söylenen sözlerden ibarettir.”
ABD’li işadamı Warren Buffet’in çalışanlarına yönelik yaptığı konuşma: “Kötü bir karar sonunda firma parasını kaybederse anlayışlı olabilirim, fakat firma itibar kaybederse, son derece zalim olurum.”
Farklı noktalardan yola çıkan ateş, su ve ahlak bir yerde karşılaşırlar. Herkes kendini anlatır: Ateş, “ben yakarım”; Su, “ben hayatın kendisiyim, sel olur yıkarım” demiş. Ahlak da, “benim öyle kötülük özelliğim yoktur, herkese doğru davranmayı, dürüst olmayı öneririm” demiş. Sonra, “birbirimizi kaybedersek, nasıl bulacağız?” demişler. Su; “nerede yağmur görürseniz ben oradayım”. Ateş; “nerede bir duman ve ateş görürseniz ben oradayım.” Ahlak ise şöyle yanıt vermiş: “Ben kaybedilmeye gelmem. Beni kaybederseniz, bir daha asla bulamazsınız!”
Son alıntı. Öğretmen, öğrencilerine, Dünyanın 7 harikasının neler olabileceğini yazmalarını istemiş. Bir kız öğrenci hariç diğerleri şunları yazmış: Mısır’ın Büyük Piramitleri, Taç Mahal, Büyük Kanyon, Panama Kanalı, Empire State Binası, St. Peter Balizikası, Çin Seddi. O bir öğrenci de şunları yazmış: Görmek, Duymak, Dokunmak, Tatmak, Hissetmek, Gülmek ve Sevmek. Öğretmen öğrencisinden bunları açıklamasını istemiş. Kız öğrenci: “Basit, normal şeyler gerçekte ne denli mükemmel, harika şeylerdir. Yaşamdaki en değerli şeyler, satın alınamayan şeylerdir.”
Kitabı mutlaka okuyunuz. Öneririm. Günümüz iş ve toplum yaşamındaki başarının anahtarını ortaya koyan, insan karakterlerinin fotoğrafını çeken bir kitap, bu kitap… Yaşamımızdaki en değerli şeyler, kız öğrencinin yazdığı gibi, satın alınamayanlardır. Tıpkı İTİBAR gibi! Hem kurumsal hem kişisel!..
(Kitap Künye: Kişiliğiniz İtibarınızdır, Elma Yayınevi, 2. Basım, Ekim 2017. İletişim: www.elmayayinevi.com, Tel: 0312 417 72 73, Çankaya-ANKARA)
xxx
(*) Yüksel IŞIK: 1961 yılında Tercan’da doğdu. 1987 yılında Ankara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulunu bitirdi. 1991 yılında Çankaya Belediyesi Basın ve Halkla ilişkiler bölümünde işe başladı. 1995’de Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü oldu. 2002’de Çankaya Belediye Başkan yardımcılığı görevine getirildi. 2004’de bu görevinden istifa etti. O tarihten bu yana; kurumsal stratejik iletişim, kişisel gelişim, iletişim beceri ve teknikleri, algı yönetimi, itibar ve insan ilişkileri üzerine seminerler, konferanslar veriyor, danışmanlık yapıyor. Yazarın, ‘Kişiliğiniz İtibarınızdır’ kitabı dışında; 5’i çalışma yaşamı, 4’ü de toplumsal ve kişisel gelişim alanında olmak üzere 9 kitabı bulunmaktadır.