Yeni yıl kutlaması,  bir Hristiyan geleneği olarak adlandırılır. Ama aslında eski Türklerde, binlerce yıldan beri kutlanan bir bayramdır.

4 Bin yıldan beri Orta Asya'da, Altay Dağları bölgesinde yaşayan Türklerin inancına göre; 21 Aralık gecesi ışığın karanlığı yenmesi, günlerin uzaması bayram olarak kutlanır. Bu bayrama, 'Nartugan Bayramı' denir.

'Nartugan' kelimesi; Moğol dilindeki 'nar'(güneş) ve Türk dilindeki 'tugan'( doğan) sözcüklerinden oluşmuştur.

Başkurt Türkleri, bu bayrama, "Nardugan" veya "Marduvan", Çuvaş Türkleri, " Nartukan", Gagavuz Türkleri, " "Narduvan" derdi.

Bu bayramlar;

Türk'i Cumhuriyetler'de, Rusya'da yaşayan Orta Asya Şaman Türk halkları olan; Tuva, Çuvaş, Hakas, Yakut, Başkurt, Karaçay, Balkar, Özbek ve Nogay Türkleri'nde her yıl kutlanmaktadır.

Eski Türklerin inancına göre; 21-22 Aralık'ta, gece gündüz ile savaşa tutuşur, savaştan sonra güneş, geceyi yenmiş olarak doğardı.

Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, 'Nartugan'ı şöyle açıklamaktadır:

" Eski Türklerde, gökyüzü tanrısal bir güç olarak kabul edilirdi. Gece ile gündüz kavga halindeydi. 21 Aralık tarihinin ardından günlerin uzamaya başlaması, kutsal kabul edilen güneşin kavgayı kazandığı gün olarak kabul edilir ve bunun için şenlikler düzenlenirdi.

Bu kutlamalarda, 'Akçam' denilen çam dalı kullanılır. Tanrı 'Ülgen', iyi insanlara iyi şeyler versin diye de çam dalına iyi dilekleri simgeleyen renkli bezler, kurdeleler ve süsler bağlanır; hediyeler konur, dualar edilirdi. Tanrı 'Ülgen', insanların koruyucusu, sakallı ve kaftan giymiş olarak sarayında oturuyor; geceyi, gündüzü ve güneşi yönetiyor.

 

Bu bayram için, evler temizlenir, güzel ve temiz giysiler giyilir; çam ağacının etrafında şarkılar söylenir, oyunlar oynanır. Yaşlılar ziyaret edilir. Özel olarak yapılan yemekleri ve şekerlemeleri aileler birlikte yerler. Ailelerin ve dostların bir araya gelerek bayramı kutlaması, uğur getirirdi."

Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, bu bayramın Hun Türkleri aracılığıyla Avrupa'ya taşındığını ve Noel kutlamalarının temelini oluşturduğunu söylemektedir.

Yüzyıllardır Hz. İsa'nın doğumu olarak kutlanan 'Noel Bayramı' biçimsel özellikleri bakımından eski Türklerin, yeniden doğuş bayramı olan  'Nartugan'a çok benzemektedir.

 

Muazzez İlmiye Çığ, eski bir Türk geleneği olan Çam süslemenin de Avrupa'ya Türklerin aktardığını belirtmektedir.

M.S. 3. Yüzyılda Hun'larla birlikte Orta Asya'dan başlayan göç dalgaları ile Türklerin tek tanrı inancı, pagan (çok tanrılı) olan Avrupalıları derinden etkilemiştir.

' Nartugan' güneşin doğum kutlamaları, Hz. İsa'nın doğum kutlamaları olan 'Noel'e dönüşmüştür.

 

'Noel' kelimesi de; 'Noio'(yeni), 'Helios'( güneş) kelimelerinden oluşmuştur.

Yani 'Nartugan' ile özdeştir.

Yılbaşı kutlamaları, Türklerin kadim atalarından kalmış olan öz bayramlarındandır.

Türklerin tanrısı 'Ülgen'in yerini, aynı O'nun gibi uzun kaftanlı, kürk başlıklı, kırmızı kuşak ve çizme giyen Pere Noel/ Santa Klaus ( Noel Baba) almıştır.

       

       *. *

'Nartugan Bayramı'

son yıllarda,

Bodrum- Gündoğan'da,  'Nartugan Kültür Etkinlikleri' adı altında şenlik ateşi yakılarak, Şaman dansları yapılarak kutlanmaktadır.

 

      *.  *

 

Yeni yılı iyi dileklerle kutlamak isteyen Türkleri Hristiyanlaşmakla suçlamak; Türk tarihini bilmemek ve geçmişini inkar etmektir.

Tarihimizi bilelim ve sahip çıkalım.

Yeni yılda umutlarımızın ve iyi dileklerimizin gerçekleşmesi; sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yıl olması dileğiyle.

 

Kaynaklar:

Osman Onuktay

Muazzez İlmiye Çığ

Arif İsmet Vidinli