BESİAD Toplantısı’nda önemli açıklamalar

Yarımada Gazetesi 21/11/2016 - 16:21:53 Bu haber 1479 kere okundu
BESİAD Toplantısı’nda önemli açıklamalar

Bodrum Esnaf, Sanayici ve İşadamları Derneği (BESİAD)'nin Geleneksel Perşembe Toplantısı yoğun bir katılım ile gerçekleştirildi. Kamu Alacaklarının Yapılandırılması ilişkin 6736 sayılı kanun ele alındığı ve önemli açıklamaların da yapıldığı toplantıya geçmişte Bodrum Kaymakamlığı ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü görevlerini de yapmış olan, İzmir Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı da katıldı.

 

BESİAD tarafından gelenekselleşen Prşembe toplantılarının bu seferki konukları

geçmişte Bodrum Kaymakamlığı ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü görevlerini de yapmış olan, İzmir Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı ile birlikte Muğla Vergi Dairesi Başkanı Hüseyin Bayar, Muğla Vergi Dairesi Grup Müdürü Cenk Cenal ve Bodrum Vergi Dairesi Müdürü Şebnem Tokbay konuşmacı olarak katıldı. Marina Yacth Club'ta düzenlenen toplantıya katılım oldukça yoğun oldu.

Süre daraldı, müracaat için 25 Kasım son gün

Toplantıda BESİAD Başkanı Emre Köroğlu'nun yaptığı açılış konuşmasının ardından söz alan Muğla Vergi Dairesi Başkanı Hüseyin Bayar Bodrum'da böyle bir toplantıya katılmaktan dolayı çok memnun olduğunu anlatarak, 6736 sayılı Kamu Alacaklarının Yapılandırılması ile ilgili sürenin 25 Kasım'da sona erdiğini anımsatarak şunları söyledi;  “Bütün mükelleflerimizin bu yasadan yararlanmalarını tavsiye etmek istiyoruz. Kafanıza takılan herhangi bir soru var ise onu açıklığa kavuşturmaya çalışacağız. Bizim gerek kesinleşmiş kamu alacakları yönünden, gerekse matrah artırımı veya diğer benzeri yapılandırmadan yararlanmanızın size ileride sağlayacağı faydaları belirtmeye çalışacağız." 
6736 sayılı yapılandırma kanunun ne getirdikleri ile ilgili Gelir İdaresi Başkanlığının gönderdiği bir slaytla detaylı bir sunumunu yapan Muğla Vergi Dairesi Grup Müdürü Cenk Cenal, söz konusu kanun ile sadece vergilerin değil, vergilere ilişkin gecikme faizleri, gecikme zamları ve vergi cezalarının da kanun kapsamında yapılandırılabildiğini hatırlattı. 

18 ay taksit ve 2 ayda bir ödeme kolaylığı

Cenal, kanunla birlikte verginin aslına yurtiçi üretici fiyat endeksi uygulanmak suretiyle borçları 18 taksite kadar her 2 ayda bir ödemek koşuluyla taksitlendirilebildiğini anlatarak şunları söyledi: "Sadece vergi borçlarımızı değil, bizlere kesilmiş olan idari para cezalarını da yapılandırabiliyoruz. Bunlar başlıca nelerdir; trafik cezaları, askerlik, seçim, nüfus cezaları, karayollarından usulsüz geçiş nedeniyle kesilen idari para cezaları ve RTÜK tarafından kesilen para cezaları. Bunlar da yapılandırma kapsamına girmekte. Öğrenim katkı kredisi, Bodrum'da ecrimisil oldukça fazla. Ecrimisilden dolayı herhangi bir borcunuz varsa veya davalıysak, idare ile ihtilaf halindeysek, ihtilaftan vazgeçmek şartıyla yapılandırmak mümkün. Meslek mensubu olanlar için bağlı olduğu odalara olan borçları da yapılandırılabilmektedir. Bunun için odalara başvurmanız gerekmektedir." 

Bütün borçlar yapılandırma kapsamında
Vergi dairesince alınan hemen hemen tüm borçların yapılandırma kapsamına girdiğini anlatan Muğla Vergi Dairesi Grup Müdürü Cenk Cenal konuşmasını şöyle sürdürdü;  "Ancak bununla ilgili bir sınırlama var. Tüm zamanlara ait olan borçlarınız mı taksitlendirilecek. Hayır. 30 Haziran 2016 tarihine kadar ödenmesi ve verilmesi gereken borçlarınız taksitlendirilmekte." 


Matrah artırımı için başvuru sayısı 12 milyon

Sözkonusu kanunla ilgili Bodrum'dan da rakamlar veren Cenal sözlerini şöyle tamamladı: "Bodrum'da şu anda mükellefimiz olarak 2. maddeden 187 milyon liralık bir kısım vergi borçları yapılandırılmış durumda. Yaklaşık 602 mükellefimiz 11 milyon 900 bin liralık matrah artırımı için başvurmuş durumda. Tabi matrah arttırımı derken bu KDV'den yapılan bir arttırım. Gelir ve kurumlar vergisi açısından da var matraj artırımımız. Toplamda bin 102 kişinin KDV ve stopaj vergileri yönünden matrah arttırdığını sistemimizden tespit edebiliyoruz. Bodrum'da belediyelerimizin borçlarını da yapılandırmış durumdayız. Bu da 25 milyona yakın bir rakam. Toplamda Bodrum'da 212 milyon 400 bin liralık bir vergi yapılandırılması yapmış durumdayız. Bodrum için şu aşamada ne çok kötü, ne de çok iyi diyebiliriz. Orta seviyede gitmekte ve daha da hızlanması gerekmekte. Bunun için de buradayız. Her gittiğimiz yerde söylememize rağmen stok beyanı yapan mükellefimiz az, bunun artırılması gerekiyor. İdareci olarak yasanın getirdiklerini değerlendirdiğimde iyi bir yapılandırma kanunu. Bodrum'da borç yapılandırmasından yararlanan 17 bin 500 kişi var. Sayı olarak da artacak. 250'ye yakın mükellefemiz de vergi daire ile olan ihtilafından vazgeçti."

BESİAD'ın Geleneksel Perşembe Toplantısında ayrıca derneğe yeni üye olan MHP Bodrum eski İlçe Başkanı Mehmet Tosun, Barbaros Güneş, Burak Güvercin ile fahri üye Yunus Büyükkuşoğlu'na rozetleri takıldı. Mehmet Tosun'nun rozetini ise Cumhur Güven Taşbaşı taktı. 

Taşbaşı: SİT irdelemesi doğru yapılırsa Bodrum için yararlı

BESİAD Perşembe toplantısında konuşan geçmiş dönem Turizm Bakanlığı Turizm Tanıtma Genel Müdürü Cumhur Güven Taşbaşı, Türkiye, Muğla ve Bodrum turizminin geleceğine dair önemli açıklamalar yaptı.

Bodrum Esnaf Sanayici ve İşadamları Derneği (BESİAD)'nin Geleneksel Perşembe Toplantısında konuşan geçmiş dönemde Bodrum Kaymakamlığı ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü görevlerini de yapmış olan, İzmir Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı, turizm ve turizmin geleceğine dair dikkat çekici açıklamalar yaptı. 
Konuşmasında Türkiye genelinde ve Bodrum özelinde turizmin kötü gidişinden bahseden Taşbaşı turizmi yeniden canlandırabilmek için acilen bazı önlemlerin alınması gerektiğine vurgu yaptı.


“Türkiye turizmi geçen yıla göre en az yüzde 40 düşüşte”

Dünyada 1.2 milyar insan seyahat ettiğinin bilgisini veren Cumhur Güven Taşbaşı "Bu seyahat eden insanlardan 2014 yılına kadar ciddi bir pay alıyorduk. Türkiye turizmde 6. sıraya kadar yükselmişti. Gelirlerde de 9. sıradaydık. İyi bir durumdaydık. Maalesef 2016 yılında başta terör olmak üzere, Ortadoğu'daki bu çılgın vahşi savaş ve Türkiye'de baş gösteren hadiseler turizmi sıkıntıya soktu. Türkiye turizmi geçen yıla göre yüzde 40 kayıpta. Bu çok ciddi bir rakam." dedi.


“Turizm biterse, yerel ekonomi de biter”

Turizmin bir çok sektörü doğrudan veya dolaylı olarak etkilediğine vurgu yapan Taşbaşı konuşmasını şöyle sürdürdü: "Şunu anlatmamız lazım; turizm yalnızca otelcilerin, acentacıların rehberlerin gelir elde ettiği, geçim sağladığı bir sektör değil ki. Turizm o yörede yaşayan herkesin gelir elde ettiği bir sektör. Turizm durduğu zaman bir çok sektör durur. Geçen hafta Bodrum'dan Turgutreis'e kadar baktım bütün dükkanların üzerinde kiralık, satılık tabelaları var. Boşalmış her taraf. Bu çok kötü bir şey. Bunu bir şekilde azaltmak için bir şeyler yapmak lazım. Turizm sektörü ve Türkiye'deki iş adamlarının resmi kurumlarla çok iyi diyalog kurmaları lazım. Kamuyla, devletle, siyasetle çok iyi diyalog kurmaları lazım. Ben bu işin içinde çok görev yaptım. Gördüğüm tablo şu; sektör temsilcileri gelirler, bizim bakanlık yetkililerine, 'bizim bu vergilerden canımız çok yandı, şunu biraz kısalım, biz bu sene zaten para kazanamadık sigortaları kısalım, ecrimisilleri indirin' derler. Yani hep parasal taleplerle idarenin karşısına çıkarlar. Onlar da haklılar. Ekonomik olarak bir sonraki yıl bu işi idare edebilmek için ödeyecekleri vergilerde, cezalarda bir kısma olursa belki bütçelerini kapatacaklardır. Bu sene bütçenizi kapatırsınız, ama turizmde sürdürebilirlik diye bir kavram vardır. Bunu sağlayamazsanız bir sene sonra, iki sene sonra işletmenizi kapatırsınız. Bu sektördeki insanların doğruları net bir şekilde söylemeleri gerekir."


“AB ile ilişkiler bozulursa, Türkiye ekonomisi de bozulur”
"Dünyadaki insanlar seyahat etmekten vazgeçmiyorlar" diyen Cumhur Güven Taşbaşı turistlerin bilinçli seyahat ettiğine dikkat çekti. Taşbaşı Dünya Turizm Örgütü'nün rakamlarına göre her yıl 1.2 milyar insanın seyahat ettiğine dikkat çekerek; “Ama insanlar bilinçli gezmeye başlıyor. Eğer cebindeki para azsa, ekonomik kriz yaşıyorsa uzak yerler yerine yakın yerleri tercih ediyorlar. Pahalı yerler yerine daha ucuz yerlere gitmeyi tercih ediyor. Tehlikeli destinasyonlar yerine daha güvenilir, daha sakin destinasyonlara gitmeye başlıyorlar. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bizim ülkemizde ciddi bir terör var. Bu ülkeyi bölmek be parçalamak için bu terör gittikçe azgınlaşıyor. FETÖ de bunun için uğraşıyor, PKK terör örgütü de bunun için uğraşıyor. Avrupa Birliği ülkeleri de bunlara yandaşlık yapıyor. Bu bir gerçek. Ama biz Avrupa Birliği'nin siyasileri bu işi yapıyor diye onlarla olan ilişkilerimi kesemeyizki. Bu ülkenin Avrupa ile ticareti yüzde 40. İhracatımızın yüzde 64'ü Avrupayla. Avrupa Birliği ile ilişkilerimizin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu ilişkiler bozulursa ekonomik sıkıntının da bizi örseleyeceğini düşünüyorum."  diye konuştu.


“İhtiyaçtan fazla yatak var”
Turizmde yatak sayısının ihtiyaçtan fazla olduğunu öne süren Taşbaşı "Bu dönemlerde bu yatak arzını kısıtlamamız lazım. Bu konuda yerel yönetimlere önemli görevler düşüyor. Zaten sektör bir kriz içindeyken yeni arzlarla piyasada bolluğu arttırıp fiyatları düşürmenin çok doğru bir şey olmadığını düşünüyorum" ifadelerini kullandı. 

“Bozulan imajımızı düzeltmek gerekli”

Ülke olarak son zamanlarda bozulmuş bir imajımızın olduğunu ve bu imajın kesinlikle düzeltilmesi gerektiğini anlatan Cumhur Güven Taşbaşı kültürel, sportif, sosyal bir etkinlik yaparak turizmin yeniden hareketlendirilebileceğini söyledi. Taşbaşı konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bozulmuş bir imajımız var ve bu imajı kesinlikle düzeltmemiz lazım. Başta Bodrum ve Ege Bölgesi'nin bu imajı çok kolay düzeltebileceğini düşünüyorum. Nasıl düzeltilecek? Size soruyorum; burada bir terör var mı? Yok. Buraya gelen ziyaretçilerin hepsi sağlıklı bir şekilde geldiler, gittiler. Bunu dünyaya şöyle anlatabiliriz; turizmi bir kenara bırakıp Avrupa ile Bodrum Cup yarışları gibi sportif, kültürel ve sosyal ortak etkinlikler yapıp buraya davet etmemiz lazım. Onlarla birlikte gazetecileri, medya mensuplarını getirip buraları göstermemiz lazım. Yalnızca turizm için çağırırsanız gelmiyorlar. Eğer kültürel, sportif, sosyal bir etkinlik yaparsanız geliyorlar. Bodrum Cup'ın ödül töreninde buradaydım, çok yabancı gelmişti."

“Demokrasi, insan hakları ve hukuk yoksa…”

Taşbaşı Avrupa Birliği ile olan ilişkilerin turizm açısından önemine dikkat çekerek şöyle konuştu; "İnsanlar seyahat ederken şunlara çok dikkat ediyorlar; 1 demokrasi var mı? 2 insan hakları, hukuk var mı? Eğer gittiğimde bir hukuksuzluğa uğrarsam hukuksal bir sıkıntı yaşar mıyım? Bunları sağlayazsak istediğiniz kadar otel yapın, istediğiniz kadar otobüs alın, istediğiniz kadar müze açın. Hepsi hikaye. Gelmezler. Bunu sağlamanın yolu da Avrupa Birliği ile ilişkilerimizi iyi kurmaktan geçiyor. Avrupa Birliği ülkeleri, başta Brüksel olmak üzere teröre destek veriyorlar mı? Evet destekliyorlar. Bizim için sıkıntı mı? Evet sıkıntı. Ama biz buna bakmayacağız. Ben burada kaymakamken Kos Adası 15 günde bir ilişkilerimiz oluyordu. Oradaki insanlarla konuştuğumda bana birisi şöyle dedi; Türkiye ile Yunanistan'ın ilişkilerini bozan askerlerle siyasilerdir. Bu iki halkın birbiriyle hiçbir düşmanlığı yoktur. Biz birbirimizi tanıyan insanlarız diyordu. O kadar güzel özetledi ki. 'Bu düşmanlığı sağlayan askerler ve siyasilerdir. Bu düşmanlıktan rant sağlıyorlar' dedi." 


“SİT irdelemesi doğru yapılırsa Bodrum için yararlı”
Son günlerde Bodrum Gündeminden düşmeyen Çevre ve Şehircilik Bakanlığının sit alanları ile ilgili yaptığı çalışma ile ilgili bir soruya da yanıt veren Cumhur Güven Taşbaşı "Biliyorsunuz 2 tane sit var. Birincisi arkeolojik sit, ikincisi doğal sit. Arkeolojik sitlere Kültür ve Turizm Bakanlığı, doğal sitlere Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bakmakta. Gerçekten geçmiş yıllarda Türkiye'de doğal sit diye bir çok yer gereksiz yere sit alanı kapsamına alındı ve bir çok insan da zor durumda bırakıldı. Bunda hepimiz hem fikiriz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bunu önlemeye yönelik bir çalışması var. İzmir'de bunu bitirdiler. İhaleye çıkıyorlar, bir şirkete bu sit irdelemesini yaptırıyorlar. Hangi bölgede ihaleye çıkmışlarsa bunu alan şirket konunun uzmanı profesörlerden hocalardan kurulu bir kurulla bölgeyi tarıyorlar. Çünkü doğal sitte süre de çok önemlidir. 6 ay gibi bir sürede o bölgede yaşayan hayvan ve bölgenin bitki örtüsünü gözlemliyorlar. Ona göre bir derecelendirme yapıyorlar. Bunu tüm Ege'de yapmayı düşünüyorlar. Ben bunun söylediğim şekilde doğru ve düzgün yapılırsa Bodrum Yarımadası için yararlı olacağını düşünmekteyim. Haksızlığa uğrayan varsa onlar da haklarını alsınlar. Ama bunu bir fırsat bilerek Bodrum Yarımadası ve koylarının yeniden talan edilmesinin doğru olmadığını düşünüyorum.”

Yorum